25 Kasım 2012 Pazar

düşünmeden

şimdi yazdıklarımın hepsi bi anda aklıma gelen şeyler. hiç düşünmeden. aslında güzel şeyler oluyo hayatımda onları yazmak istiyorum ama şu anki durum benim canımı sıktı. ve güzelliklerin önüne geçirmek istedim. 
benim tanıdıklarıma gelince aileme göre onların hepsi kötü. benim hiç iyi bi arkadasım tanıdığım olamaz illa altından bir şey çıkmalı. çok sinirlerimi bozuyor bu durum.
kendilerine gelince daha tanıyalı beş dakika olmamış kimselere neler anlatıyorlar benim gönül bağı kurduğum kişilere gelince ise hep bi kötü yan arıyorlar.
n,iye illa benim tanıdıklarım kötü olmalı. dünya bana iyi olamaz mı. hep mi kötü tarafını gösterecek bana da bu kadar korumaya çalışıyorlar beni.
beni acıta acıta bunu yapmaları mı gerekiyor.
kendileri ders çıkarmıyorlar yaşadıklarından ama illa ben kusursuz olacağım, pamuklara sarılacağım. 
her gezi konusu açıldığında bunu yaptılar mesela bana. hep kötülediler. hep arkadaslarım güvensiz oldu, hep en ufak bir şeyde onlar zaten öyle ama sen aşık oluyorsun onlara gibi şeyler duydum. gerçekten çok sıkıldım artık. 
evde tek kalmak istiyorum mesela ben. teklik nasıl bi duygu merak ediyorum. gerçekten sıkılacak mıyım korkacak mıyım merak ediyorum. 
üzerime bu kadar düşülmesi bunaltıyor artık.
niye illa kötü olmak zorunda benim çevrem hiç mi iyi olamaz. size menfaati olmayınca iyi olamaz mı benim çevrem.
böyle işte. normalde ben bunu buraya yazmazdım ama yazdım işte düşünmeden.....

10 Kasım 2012 Cumartesi

sprout



çok tatlı bir aşk dizisi. çevrilmesini bekliyordum. sonunda bitmiş çeviri. beklediğime değdi diyebilirim. 
ilk başta çok kısa bölümler.12 bölüm ve her bölüm 23 dk. bu yüzden iki günde bitirdim.
kısa olduğundan her şey ayrıntılı işlenmiyor. bazı yerleri işleselerdi olurdu. mesela ben Hayato'nun ailesini merak ettim , Hayato ne zaman işe başladı. işte Japonların farkı. bunu izlerken onu düşündüm. bazı yerler çok kısa geçilmiş ve atlanmış  ya eğer Türkler çekiyor olsaydı bunu her şeyi en ince ayrıntısına kadar öğrenirdik. 
biraz yavaş gelebilir belki ama ben sıkılmadan izledim.
ha bi de dizi de sinir olduğum hatta japon dizilerinde sinir olduğum şey oyuncu konuşmayıp da ağzını hareket ettiriyor ya. biz oradan ne anlayacaksak. yani iki kelime etse de ağzını yamultup durmasa olmaz. cool olmaz herhalde o zaman.
bunu yazarken aklıma türk dizileri geldi. onlarda da önemli bir şey olduğunda iki saat yüzler çekiliyor ya. sinir oluyorum. yani anlıyoruz gergin ortam çoook mühim şeyler olacak da niye iki saat biz o oyuncuların yüz haritasını çıkarmak zorunda kalıyoruz. 
yine diziden bi ayrıntı daha söyleyeyim. kızın iç sesi baya iç sesdi yani. bi iç ses için beyaz ekran geliyor iç ses yazılıyor. sonra kaldığımız yerden devam ediyoruz. ha bu beni çok rahatsız etmedi de yine de söyleyeyim dedim tuhaftı :)
 sonuçta aşk dizisiydi ve kısacıktı ve güzeldi.


9 Kasım 2012 Cuma

dersler



derste ayetel kürsü'nün ezberini alıyorum. öğrenci karşımda kıvranıyor. şaşırıyor. şekilden şekile giriyor. bense gülmemek için kendimi zor tutuyorum.
 ne zaman yer değiştirdik biz ya. ben ne ara karşı tarafa geçtim. 
alıştım öğretmen olmaya da arada böyle bi durup, düşünüp ardından  tebessüm edip derse devam ediyorum. 
Eee öğrenci milleti benim aklımdan geçenleri bi anlasa tüm karizma gidecek :D

4 Kasım 2012 Pazar

My Tutor Friend

elğenceli bir romantik komedi.
başroldeki kızın birkaç filmini izlemiştim. güzeldi. 
asıl burada kimi gördüm :) yan karakter olarak jong soo rolünde big dizisinde kendisine hayran kaldığım gong yoo oynuyor.


 tabi film 2003 yapımı olunca gong yoo'yu da tanımak biraz zor oluyo :D adam yaşlanınca daha yakışıklı olmuş vesselam.
filmdeki dövüş sahneleri güzeldi ama filmin sonunun dövüş sahnesi ile bitmesine de gerek yoktu. ben klasik bir son bekliyordum.  en azından o kızın kırmızı telefon kulübesinde yağmur altındaki hayalini gerçekleştirselerdi olurdu. ama tabi eğer kore filmi izliyorsanız ve romantik komediyse çok ileri gitmez onlar. edeplice bitirirler filmi :) sonda beklentilerim karşılanmasa da film güzeldi eğlendim izlerken.

1 Kasım 2012 Perşembe

lost and found/yalandan aşk


öncelikle bu filmin afişinden bahsedeyim. berbat :D başroldeki kızı ne filmde ne de afişde beğenmedim.
film ise klasik romantik komedi işte. sonuna doğru ne olacağını kestirebileceğiniz bir film. 
güzel ama çok büyük beklentiye gerek yok. komikti güldüm. izlenebilir yani. 
okuldan bahsedeyim biraz. canımı sıktı bu seçmeli dersler. öğrencilere dersi dinletmek çok zor. dikkatleri hemen dağılıyor.özellikle kur2an dersinde tecrübenin gerektiğini anladım bir kez daha. hiç kur'an öğretmemiş biri olarak zorlanıyorum. takip edecek kitapda yok. kafamdan gitmek de yoruyor. öğrenciler zaten biliyorum ayağında.
ama diğerleri iyi ya. bugün dörtler bana şarkı söyledi. çok tatlılar ya. çok hoşuma gitti :) keratalar işlerini biliyorlar.4. sınıflara ne kadar kızsamda çocuk oldukları için hemen unutuyorum.
5. sınıflar sorun. orta okul olmaya alışamadılar. böyle arda gidip geliyorlar. sınıfın dörtte biri sadece aklı başında :) öyle işte alışıyorum yine de.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...